Simbiyotik Nedir ?

Ülkemizde yetişen, bakanlıkça belirtilmiş pozitif bitkilerin (700’den fazla bitki) her birinin probiyotiklerinin ayrı ayrı elde edilip, mayaya dönüştürülüp, elde edilen bu mayayıyla mayalanıp oksijensiz fermantasyon yöntemiyle parçalanıp yapısında bulunan enzim, vitamin ve minerallerinin elde edilmesi sonucu ortaya çıkan ürünler ile ülkemizin değişik yörelerinden sağlanmış polenlerin de mayalarının elde edilip oksijensiz fermantasyon yöntemiyle parçalanması sonucu elde edilmiş ürünlerin karıştırılmasından oluşmuş olan ürün patent açıklamamızda Simbiyotik olarak tanımlanmıştır. 

 

        Yani tüketilmesi hekim kontrolü gerektirmeyen 700’den fazla bitkinin ve ülkemizin değişik bölgelerinden elde edilmiş polenlerin ayrı ayrı fermantasyonundan elde edilmiş PROBİYOTİKLER (insan vücudunda metobolizmanın verimli çalışması için gerekli olan faydalı bakterilerdir) ve PREBİYOTİKLERDEN (bakterilerin ürettiği insan vücudunun ihtiyacı olan enzimler, vitaminler ve besinleri parçalayarak açığa çıkarttıkları mineraller) oluşan gıda içeceğine SİMBİYOTİK denir. PATENTİ bize aittir.


         Damıtılmamış mayalı bir içecektir.  Alerjen madde ve glüten içermez.


         Koruyucu kimyasallar içermez.


         SİMBİYOTİK, içerik olarak elde edildiği bitkileri parçalayan probiyotikler, elde edildikleri bitkilerin yapısında bulunan enzimler, vitaminler  ( A, B1,B2,B3, B4, B5, B6, B9, B11, B12, B17, C, D, E, K, K2 vitaminleri ), folik asit, insanların bitkilerden aldığı tüm mineralleri içerir.



İnsan metabolizmasının verimli çalışabilmesi için  vücudumuzda bulunması gereken enzim sayısı 3200 kadar olup bu sayı sizlerde  600 kadardır.  Metabolizmamızın verimli çalışabilmesi için  vücudumuzda bulunması gereken probiyotik çeşidi 1.000 kadar olup bu sayı sizlerde 65-70 kadardır.

Simbiyotik, bu eksiklilerin karşılanması gerekliliğinden  doğmuş bir inovasyon ürünüdür.

Patenti bize ait olan bu ürünün 70 ülkede 50 Milyon çalışma arasında benzeri yoktur.

 

PROBİYOTİKLERİN ÖNEMİ

Probiyotikler faydalı bakteriler olup;

1. Dış koşullara hemen uyum sağlar bizlerin uyum sağlamamız için bize gen aktarırlar.

2. Besinlerin %70’den daha fazlasını probiyotikler sindirirler.

3. Eğer tükettiğimiz besinlerin probiyotiği mevcut değilse başka bir bakteri tarafından parçalanırsa metabolizmamıza zararlı bir ürün haline gelebilir. (Greyfurt, nar gibi besinlerin kemoterapi alan hastalarda olumsuz sonuçlar doğurduğu gibi.)

4. İnsan bedeninde patojen ya da tümör varsa, bunların atıklarından o hücrelerin bulunduğu noktaları tespit edip beyine bildirirler ve o hücrelerin yok edilmesi için vücudumuza gen aktarırlar. ( Eğer o hücreleri tanımlayacak probiyotikler bağırsağınızda varsa)

5. Seratonin hormonunun %95’i bağırsaklarımızda salgılanır. Antidepresan kullanımının nedeni seratonin hormonunun salgılanmayışından (probiyotik eksikliği) kaynaklıdır.

6. Probiyotikler besinleri parçalayıp onların yapısındaki enzimleri açığa çıkarırlar.

7. Probiyotikler besinleri parçalayıp onların yapısındaki vitaminleri açığa çıkarırlar.

8. Probiyotikler besinleri parçalayıp onların yapısından açığa çıkan enzimler zararlıysa, onları parçalayıp vücuda zarar vermesini engellerler.

9. Sindirilmiş besinlerin bağırsaktan kana geçtiği noktaların etrafını çevreleyerek kana geçecek besinleri kontrol ederler. ( Probiyotikleriniz varsa)

10. B ve K vitaminleri kalın bağırsakta probiyotikler tarafından üretilir.

11. Probiyotikler vücudumuzun ihtiyaç duyduğu enzimleri üretirler. (Varsa)

12. Probiyotikler bağışıklık sistemimizi güçlendirirler, T hücrelerine destek sağlarlar.

Probiyotikler uygun koşullarda bölünerek her 15 dakikada bir iki katına çıkarlar. Bu nedenle herhangi bir probiyotik kaynağında probiyotik çeşitliliği daha önemlidir.